Clockwork Orange: Bir Distopya Klasiği
[ Okuma süresi tahmini 5 dakikadır ]
Clockwork Orange kült bir distopya romanı ve filmi. Bu kıymetli eserin bir yazısı daha bu sitede bulunmalı istiyorum.
Clockwork Orange distopik bir gelecekte geçen ve şiddet içeren bir kara mizah örneğidir. Eğer kan ve şiddetten hoşlanmıyorsanız, ne filmi ne de kitabı size göre olmayacaktır. Önceden uyarayım. Ve hayır bu blog yazısında şiddet ve kan yok. Yazıyı rahatlıkla okuyabilirsiniz.
Film hakkında YZ ( yapay zeka) destekli bir özet vereyim.
Clockwork Orange, 1971 yılında Stanley Kubrick tarafından yönetilen ve Anthony Burgess’in aynı adlı romanından uyarlanan bir distopya filmidir. Filmi izlediyseniz, ne kadar şok edici, sert ve mizahi olduğunu bilirsiniz. Film, distopik bir gelecekte yaşayan ve şiddet eğilimli bir genç olan Alex’in maceralarını anlatıyor. Alex, arkadaşlarıyla birlikte gece boyunca suç işler, insanlara zarar verir ve kendi deyimiyle “ultra-violence” deneyimler. Ancak bir gün yakalanır ve devlet tarafından şiddetten tiksinmesini sağlayacak bir tedaviye tabi tutulur. Bu tedavi sonucunda Alex, eski zevklerinden uzaklaşır ve topluma uyum sağlamaya çalışır. Fakat bu da pek kolay olmayacaktır. Film, distopik bir gelecekte geçiyor ve toplumun çöküşünü, bireyin özgürlüğünü ve insan doğasını sorguluyor.
- Burgess, romanın son bölümünü Amerikan baskısından çıkardı ve bunun sonucunda film de bu bölümü içermiyor. Romanın son bölümünde Alex, şiddetten vazgeçiyor ve normal bir hayat kurmaya karar veriyor. Burgess, bu bölümü yazarak Alex’in insanlığını vurgulamak istemişti.
- Burgess, filmi beğenmediğini ve Kubrick’in romanın mesajını anlamadığını söyledi. Ayrıca filmde kullanılan şiddet sahnelerinin çok abartılı olduğunu ve gerçek hayatta taklit edilmesine yol açtığını düşündü.
Filmin posteri ve/veya kitabının kapak denemesi için görsel. Görselin göz ve süt şisesi YZ üretimi.
Anthony Burgess
Anthony Burgess, 1917 yılında İngiltere’de doğmuş, çok yönlü bir yazar, müzisyen, dilbilimci ve eleştirmendir. Anthony Burgess, aslında John Anthony Burgess Wilson adıyla doğdu ve yazarlık dışında besteci, dilbilimci, eleştirmen ve eğitimci olarak da çalıştı. Hayatı boyunca 50’den fazla kitap yazmış, 250’den fazla müzik eseri bestelemiş ve 50’den fazla dil öğrenmiştir. Ayrıca birçok ödül ve onur almıştır. Clockwork Orange ise onun en ünlü eseridir.
Romanın adı, Cockney argosunda “garip” anlamına gelen “queer as a clockwork orange” deyiminden gelmektedir.
Burgess, Clockwork Orange romanı 1962 yılında sadece üç haftada yazmıştır. Burgess’in bu kadar hızlı yazmasının sebebi, karısının ölümcül bir hastalığa yakalanmış olmasıdır. Burgess, karısına bırakabileceği bir miras oluşturmak istemiştir. Ne yazık ki, karısı roman yayınlanmadan önce hayatını kaybetmiştir.
Romanın özgün dili ise Nadsat adı verilen bir argodur. Nadsat, Rusça, İngilizce ve diğer dillerden alınmış kelimeleri içerir. Burgess, bu dili yaratmak için Rusça öğrenmiş ve gençlerin konuşma tarzını taklit etmiştir. Nadsat, romanın atmosferini ve karakterlerin dünyasını yansıtır.
Film hakkında kısa bilgiler ile devam edelim;
- Clockwork Orange, 1971 yılında Stanley Kubrick tarafından filme çekilmiştir.
- Film, romanın sadık bir uyarlamasıdır.
- Filmde Alex’i Malcolm McDowell canlandırmıştır.
- Film, şiddet ve suç içeren bir gençlik çetesi lideri olan Alex’in (Malcolm McDowell) hikayesini anlatır. Alex, devlet tarafından beyin yıkama deneyine tabi tutulur ve şiddetten tiksinmeye başlar.
- Film, şiddetin estetize edilmesi, bireysel özgürlük, devlet kontrolü ve toplumsal uyum gibi temaları işler. Film, hem eleştirmenler hem de izleyiciler tarafından büyük beğeni toplamıştır.
- Burgess, film müziği konusunda Kubrick ile anlaşmazlığa düşmüştür. Burgess, filmde kendi bestelediği bir senfoni olan The Third Symphony’nin kullanılmasını istemiştir. Kubrick ise filmde Beethoven, Rossini ve Purcell gibi klasik müzik eserlerine yer vermiştir.
- Film, şiddet sahneleri, cinsel içerikleri ve politik mesajları nedeniyle büyük tepki de toplamıştır.
- Bazı ülkelerde yasaklanmış veya sansürlenmiştir. Kubrick, tehditler aldığı için filmi İngiltere’den çekmiştir.
Clockwork Orange filminde süt
Başroldeki Alex’in ve arkadaşlarının sevdiği bir içecek. Süt, onlara şiddet eğilimlerini artıran bir madde içeriyor. Bu da filmdeki birçok vahşi sahnenin nedeni. Süt, aynı zamanda Alex’in masumiyetini ve çocuksuluğunu sembolize ediyor. Film, sütün hem iyi hem de kötü yanlarını gösteriyor.
Clockwork Orange, hem roman hem de film olarak kültürel bir fenomen haline gelmiştir. Eserin etkisi sinema, edebiyat, müzik, moda ve sanatta görülmüştür. Clockwork Orange, insan doğası, toplum, özgürlük, şiddet ve sanat gibi konuları sorgulayan bir başyapıttır.
Clockwork Orange hakkında bu sitede “Almosthuman” tarafından yazılmış bir yazı daha var; queer as clockwork orange, onu da okumanızı tavsiye ederim.